NAİMİ AŞİRETİ

Ana vatanları Umman olan bu aşiretin Katar, Umman, Suriye ye Suudi Arabistan’dan geldikleri kabul edilir. Naimilerin ilk atası Naim isimli biri olduğundan aşirete bu isme nispet edilerek Naimi ismi almıştır. Fakat Arap nesepçilerinin çoğu Nueymi şeklinde okurlar ve kabul ederler. 

Naimileri tarih sahnesinde ilk defa 1672–1680 tarihleri arasında Umman bölgesinde ve Katar sultanlığında görmekteyiz. Naimiler bu bölgede kendi adlarına bir beylik kurmuşlardır. Reisleri Muhammed Bin Nasır El Gafiri’dir.  Günümüzde bu aşiret Türkiye’nin birçok yerinde dağınık şekilde bulunmaktadır. Şanlıurfa, Harran, Akçakale, Ceylanpınar, Birecik ve daha yüzlerce şehir ve kasabalara dağılan bu aşiretin Hz. Hüseyin sülalesinden geldiğine ve şeyh-seyid asıllı olduklarına her aşiret inanmaktadır. Türkiye’de tüm aşiretler içinde hatta Orta Anadolu’da mevcut olan şeyhlerin birçoğu kendilerinin Naimi ve seyid, yani Hz Hüseyin soyundan olduklarını

söylerler. Keza Suriye hudutları içinde bulunan Naimiler de kendilerini seyidlerden kabul ederler. Fakat Arap nesep tarihçileri arasında Naimi aşireti ile ilgili bu konuda büyük ihtilaflar bulunmaktadır. Katar devleti sınırları içinde gayet geniş olan Naimi aşireti mensupları kendilerini Ehli Beyt olarak kabul etmemektedirler. Bu bölgede bulunan Naimilere göre asılları Hazrec kabilesinden gelmektedir. Hazrec bilindiği üzere Medine’de bulunan ve Resulullah (S.A.V) i şehirlerine davet eden,  adına ensar denen aşiretlerden biridir. Bu fikirde olan nesep bilginlerinin öncülüğünü Şeyh Seyid Abdullah El Şamasi, Şeyh Ali Bin Said Bin Hamis El Sa’di, Tarihçi Hamid Bin Sultan Al Şamasi, tarihçi Abdullah Bin Salih El Matu’i. Merhum Abdurrahman Bin Muhammed Al Şamasi ve Şeyh Ahmet Bin Şeyh Hasan Al Hazreci yapmaktadır. Fakat bu tarihçiler arsında bu sefer Naimilerin Hazrec aşiretinin hangi kabilesine bağlı oldukları hakkında bir birliktelik yoktur. Muasır tarihçiler Naimilerin Kureyş aşiretinden geldiklerine dair bilgilerin Ali Bin Muhammed Al Şamsi Al Mahini’ El Naimi’ye ait bir kasideye dayandığını 1247 hicri yılında vefat eden Mahini’ye ait kasidenin delil olamayacağını söylemektedirler. Hazreci olduklarını kabul edenlerden Hamid Bin Sultan El Şamasi   Naimilerin Hazrec aşiretine bağlı olduklarını, Danik şehrinin kendi merkezleri olduğunu, daha sonra Umman ve Suriye gibi ülkelere göç ettiklerini söylemektedir. Abdullah Bbin Salih El Matu’i  “Naimi kabilesi Arap âleminin büyük aşiretlerinden biridir. Çeşitli memleketlere dağılmıştır. Bunlar Acaman beylerinden kopmuşlardır. Asılları Medine’deki Ensar’a dayanmaktadır. Ensar ise Evs Ve Hazreç adlı iki aşirettir. Bu her iki ensar aşireti Harise Bin Sa’labenin torunlarıdır. Yani onun neslindendir. Bunların nesli Ğus Bin Nebit Bin Malik Bbin Zeyd ‘e dayanır. Daha sonra giderek Kehlan Bin Seba’ya ulaşır. Kehlan ise Arapların Kahtani gurubundandır. Bilindiği üzere Ezd kabilesi Kahtanilerin en büyük grubudur.” demektedir

Şeyh Abdurrahman Bin Muhammet El Şamasi, “Naimilerin Umman’daki kısmı isimlerini Ten’im isimli Umman’daki bir bölgeden alırlar. Fakat nesep olarak Abdullah Bin Atik’ten gelirler. Abdullah, Ezd aşiretindendir. Ezdler de Kehlanlardan, onlarda Kahtanilerden gelmektedir.” demektedir. Naimiler kendi aralarında iki büyük gruba

ayrılırlar. Bunlardan birine Buhariban, diğerine Buşamasi derler.  Irak’lı nesep bilgini Falih Hanzal, Hazreciden naklen der ki: “Naimi aşiretinin aslı Hazrec aşiretine dayanır. Hazrecler de Ezd aşiretindendir. Dedeleri Numan Bin Amr Bin Avf Bin Hazrec’dir. Umman ve Katar Naimileri bu fikirde ittifak halindedirler. Bu tarihçiler Naimilerin şecerelerini şu şekilde sayarlar. Naim Bin Amr, Bin Rufae, Bin Haris, Bin Sevad, Bin Malik, Bin Ganam, Bin Malik, Bin Nacar, Bin Salebe, Bin Amr, Bin Hazrec, Bin Harise, Bin Salebe, Bin Amr, El Ezdi, Bin Ğus, Bin Nebt, Bin Malik, Bin Zeyd, Bin Kehlan, Bin Amr Seba, Bin Yeşcub, Bin Yarub, Al Kahtan. Fakat Falih Hanzal’a göre Suriye Naimileri; Umman ve Katar Naimileri ile akraba değildir. Sadece aralarında isim benzerliği bulunmaktadır.

Gerçekten günümüzde bu ismi taşıyan ve çeşitli yerlere dağılmış birçok aşirete rastlanmaktadır. Bunlardan bir kaçının isimleri şöyledir.

 1- Nuamiler Ali Murra aşiretinin bir kabilesidir. Riyad civarında yaşamaktadırlar.

 2- Naimiler Murad aşiretinin bir kabilesidir. Veysel Karani’nin mensup olduğu aşirettir

Yemende yaşarlar, Kahtanidirler.

 3- Enamiler, Hamdanilere bağlı bir kabiledir. Nesebleri Maad’a dayanır.

 4- En’emiler Hicaz da yaşarlar Tay aşiretinin bir kabilesidirler

 5- Tenaimler: Vail Bir Haris Bin Atik evlatlarıdırlar.

 6- Nu’manilar. Levilere bağlılar

 

 

7- Na’manlar: Samit Bin Levi Kureyşi evladırırlar.

 8- Ni’man ler: Kinde aşiretine bağlıdırlar. 

 9- Nu’muler: Tağlib Bin Vail Bin Esed aşiretine mensupturlar.

10- Nu’miler Kays aşiretine mensupturlar

11- Nu’amlar Huzaa aşireti kabilesidirler.

12 Un’imler Beni Şems’e bağlılar.

13 Naim ler: Kureyş asıllıdırlar Adi kabilesine mensupturlar

 

  Fakat yukarıda naklettiğim bilgilerin tam aksini iddia eden Suriye ve Irak Arap nesepçileri Naimileri Hz. Zeynelabidine (Hz. Hüseyinin oğlu)  kadar baba sayarak çıkarırlar. Bunlar genellikle Suriye, Türkiye ve Irak Naimilerinin bir kısmıdır. Bu bölgedeki Naimilerin büyüklerinin elinde bir adet soy şeceresi bulunmaktadır. Bu şecerede Naimilerin atalarının İbrahim Murtaza olduğu yazılıdır. İbrahim Murtaza, Musa Kazım Hazretlerinin oğludur. Musa Kazım Bin Cafer Sadık Bin Muhammed Bakır Bin Ali Zeynelabidin Bin Hüseyn Bin Ali Bin Ebutalib(R.A.) olarak şecere tamamlanmaktadır. Fakat bu şecereyi ehlibeyt’i, tüm dünya ehlibeyt şecereleri ve nesebi vakfı başkanı Seyid Ahmet El Cuani tarafından kabul edilmemektedir.

 Suriye’nin de birçok il ve ilçelerinde muhtelif aileler halinde yaygın bir şekilde yaşamlarına devam eden Naimilerin Urfa’dakilerinin son dönem reisleri şeyh Muhammed Mesto idi. Beni Gays- Kays kabileleri arasında hala yaşamlarına devam eden bu aşiret Naimi isimli ilk atalarının Haşimi olduğunu söylüyorlar. Naimilerin bir bölümü Mümbic bölgesi Kazıklı mevkiinde yaşar yaklaşık 100 aile kadardırlar. Reisleri Şeyh İbrahim’dir. Yine naimilerden bir kısım Derhafir kazası Resmel Hibar ve Resmel Şeyh köylerinde otururlar Reisleri Şeyh El Hacc Halif El Herfan’dır. Bir kısmı Cebeli Sem’an ilçesi İstabla Köyü ve çevresinde otururlar. Yaklaşık 150 ailedirler. Reisleri Ahmet İsmail’dir. Büyük bir kısmı Humus şehri Selimiye ilçesi civarında yaşamaktadır. Bunların önderleri Hammadi isminde biridir. Yine Birecik ilçesi İncirli köylüleri de Naimi’dirler son dönem şeyhleri Şeyh Salih Bin Hummadi’dir. Ceylanpınar Naimilerinin önderliğini İnce ailesi yapmaktadır. Naimi aşiretinin çoğunlukla fertleri takva sahibi, zikir ve ibadete düşkün insanlardır. Tamamı tarikat ve tasavvufa önem verir. Bu nedenle aşiretler arasında sevilir ve hürmet edilirler. 

Sonuç olarak Naimilerin Türkiye bölümü seyid olarak kabul edilmektedir. Günümüzde hala tüm aşiretler Naimi şeyhlerine hürmet gösterir ve saygıda kusur etmezler. Her ne kadar ilmi açıdan neseplerini takdim etmek imkânsız olsa da halkın Naimi şeyhlerini inkâr ettikleri asla görülmemiştir. Yani halk onları seyid olarak tanır. 

 

KAYNAK:RUHAVİ

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder