..
Tarih kaynakları başta şerefname olmak üzere diğer bütün argümanlarda yapılan araştırmalarda Dilxeranlılar evveliyatları Irak ve Şam bölgeleri olmak üzere 960 yılından itibaren Sılemani yani Silvan (Meyafarqin) yöresindeki Mervanilerin egemenliği altında yaşayan bir aşiret olarak karşımıza çıkmaktadır. Sılemani sözcüğü soylarının Mervanoğulları Sultanlarından Süleyman Bin Abdulmelik’ e dayandırılmasından gelmektedir.
Roger Lescot Dıxêrilerin içinde bulunduğu aşiretleri şöyle tanımlıyor; Suriye’den gelen bir Emevi Silivan(Meyafarqin) 'in yakınlarına yerleşmiş ve Qalb (Kulp) Kalesi ile bölgenin başka önemli yerlerini de ele geçirdi. Suriye kökenli olan bu adamın soyundan gelenler daha sonra kendi aralarında sekiz aşirete bölünmüşlerdir.Bu aşiretler ;Banuki veya Banevki, Huveydi,Delxiran(Dılxeran) ,Buciyan ,Zilan,Besiyan,Zekziyan ve Berazan 'dır.Bu aşiretlerin bazıları Yezidi idi ancak hangilerinin yezidi ve hangilerinin Müslüman olduğu açıklanamamıştır. Bu açıklamalardan Dılxeranlıların Emevi soyundan olduğu anlaşılıyor.
Şerefname’de ise Sılemani Beyleri hakkında şu ifadeler kullanılmaktadır; Kulp, Batman ve Silvan (Meyyafarkin)’ı yöneten “Sılemani (Süleymani)” beylerinin son Emevi halifesi “Eşek Mervan” (744-749/750)’ın soyundan geldiklerini söyleyen bir rivayete yer verilir. Şeref Han, bu beylerin Mervan’ın oğullarından Ubeydullah’ın (Abbasi halifesi Harun Reşit döneminde yakalanıp hapsedildiği, ama sonraları serbest bırakıldığı söylenir) veya adlarına bakılırsa Mervanoğulları sultanlarından Süleyman’ın soyundan gelmiş olabilir.
Şerefname’de kaydedilen rivayete göre, Abbasiler tarafından devrildiklerinde Emeviler’den büyük bir topluluk Mervan’ın üç oğlunun önderliğinde Filistin’den çıkıp Kulp Vilayetine bağlı Gazali nahiyesine sığınır, burada yerleşir. Bu bölgede bulunan kimi Şafi, kimi de Yezidi sekiz kadar aşiret Mervan’ın çocuklarının çevresinde birleşir ve Süleymani Beyliğini oluştururlar. Mervan’ın oğulları O dönemde Banuki aşiretinden büyük destek görmüşlerdir. (Önemli Not:Şerefnamede , Kendisine eşek mervan denilmesinin sebebi; Arap takvimine her yeni yüz yılın başlangıcındaki ilk yıla bir hayvan adı veriliyordu. Mervanın doğduğu yılın eşek yılı olması nedeni ile kendisine bu lakabın verildiği yazılmaktadır. Ayrıca yine Şerefname’de başka bir rivayete göre de Mervan okulda oldukça haylaz biri imiş, bir gün yolda bulduğu bir halkayı yüzük diye parmağına takmış ancak yüzük dar olduğu için bir türlü çıkaramamışlar, bunun üzerine babası onu bir yüzük ustasına götürerek parmağındaki halkayı çıkarttırmış ve akabinde Mervan' a kızarak bir daha böyle bir eşeklik yapma diye çıkışmış ve arkadaşlarıda bu çıkışı duyunca sürekli ona eşek Mervan diye seslenmiş ve lakabı eşek Mervan olarak kalmış. Bu rivayet şerefnameden aynen aktarılmıştır.)
Süleymani beyliğini oluşturan Bu aşiretler , Kulp, Cıska, Taş, Hasoli, Silvan (Meyyafarkin) kalelerini ve Diyarbakır ırmağının kıyısına kadar uzanan buralara bağlı yerleri, ayrıca Bediyan (Bidiyan), Karukan, Dılke (Okiya), Rıbat, Cıris, İdnik, Selik ve Genç kalelerini fethederler. Bu yerlerin hepsini “Gürcü ve Ermeni kafirlerin” ellerinden fetih yoluyla ele geçirir, Tüm bu yerleri kapsayan bağımsız beyliklerinin sınırlarını genişletirler. Bunun üzerine Mısır ve Şam’da yenik düşüp darmadağın olmuş Emeviler’in çoğunluğu da buraya gelip yerleşirler.
Bu aşiretler, Şerefname’ye göre, Safevi-Osmanlı çatışmasının başlangıcında Osmanlılar’a karşı Şah İsmail’i,ve O’nun Diyarbakır’a vali olarak atadığı Muhammed Ustaclu’yu desteklemiş, ama Çaldıran sonrasında, yani bölgede “Kızılbaşlar’ın Devleti” çökünce, taraf değiştirmiş, yaklaşık 200 yıl süren Safevi-Osmanlı savaşları periyodunun tümünde Osmanlılarla ittifak halinde Kızılbaşlara karşı savaşmış ve bu süreçte yeni topraklar ele geçirmişlerdir. (Bkz. Şerefname, s. 293-294)
Süleymani Aşiretleri 983 yılında Bad Bin Dostık(Ebu Şuca Abdullah Hüseyin) tarafından kurulan mervani Devletinin (983-1085) dört önemli kurucu beyliklerinden birini oluşturmaktaydı.
Farqin ve Diyarbakırın Şengalden gelen kadim sahiplerinden Bekiranlılarda tarih boyunca hem dılxeranlılara hemde Şemskanlılara hep yakın durmuşlar ve ilişkileri hep devam etmiştir. Dılxéranlılar ile Şemskanlıların bir kız meselesinden üç kardeş arasındaki anlaşmazlıkları sonucu ayrılmaları da bu dönemde olduğu rivayet edilmektedir. Ancak akraba değillerdir.
Alpaslan’ın 26 Ağustos 1071 deki Malazgirt savaşını kazanmasında 15.000 Mervani süvarisinin büyük katkıları olmuştur. Dolayısı ile Şemskilerin, Dılxeranlılar ile Bekiranlıların bu katkıları tarihe geçmelidir.
Gerek Süleymani aşiretleri ve gerekse diğer aşiretler, Fars savaşlarının başlaması ile meydana gelen karmaşayı fırsat bilen bölge hakimleri Hükümdarların zulüm ve ağır vergilerine maruz kalmışlardır. Bu durum Yavuz Sultan Selimin Çaldıran savaşını kazanarak bütün beylik mir’lik ve diğer kürt aşiretlerin Osmanlıya bağlamasına kadar devam etti.
Safevilerin Osmanlıya yenilmesinden sonra Şiilerin Ağrı, van, Erzurum Kars ve Muş gibi illerden çekilmesi ile boşalan tarım ve ticaret alanları cazip hale geldi. Ve 1520 li yıllarda Şehsuvar adlı bir Besiyanlı Beyinin çabaları ile Banuki, Hevédi,Dılxéran, Bociyan Zilan ,Besyan,Zıkziyan ve Brazan aşiretlerinin bir kısmı göç ederek ağırlıklı olarak Doğubeyazıt olmak üzere göç ettiler. Dılxeranlılar sonrasında Erivan, elegez cıvarı, Ağırlıklı olarak Kars, Digor, Muş , Ağrı Erzurum ve diğer bir çok il ve ilçelere dağıldılar.
Erivanın bir hayli uzağındaki Elegez Dağı çevresindeki Dılxeranlılar , Şemskanlılar ve bazı bırukanlı ailelerin yaşadığı köyler şunlardır
Qamışlo-Qezbina jerin (aşağı qezbin köyü)-
Qezbina jorin (yukarı qezbin köyü)-Uzikent
QAMIŞLO ve ŞOR(Bitişik iki köy)
QEZBİN KÖYÜ
Keleşbeg
Topa Piré
ve erivan yakınlarındaki Tezekend
Qircigol Topa Mezin, Topa bıçuk,Topa İşkolé,gord,gordé payik,Newala asê,Newala kûrna,Topa Salé,kûndo,
Şemsikanlılar ile çok yakın oldukları hep ifade edilir ancak bu konuda resmi belge olabilecek nitelikte bir bilgi bulunmamaktadır.
Günümüzde Dılxeranlılar:
1987 yılı verilerine göre Kars Merkez İlçeye bağlı, Halefoğlu,Gelirli, Küçükyusuf ve Söğütlü köylerinde yaklaşık 1500 kişi civarında olup, dilleri Kırmaç Kürtçesidir ve Hanifi mezhebine tabidirler.
Digor İlçesi, Araplı,Kocaköyve Şatıroğlu köylerinde yaklaşık 3000 kişi yaşamakta ve Şafii olup kırmanç Kürtçesi konuşurlar.
Sarıkamış İlçesi, Alisofu,Akkoz, Başköy Karaköse ve Eşmeçayır köylerinde yaşayanlar Kırmanç Kürtçesi konuşur, Hanefi ve şafii mezhebine tabi olup yaklaşık 4200 kişi civarındadır.
Arpaçay ve Gümüşhanede de yaşayanlar vardır ancak sayıları tespit edilememiştir.
Susuz İlçesi ve Harmanlı köylerinde yaklaşık 1000 dilxeran(Dılhayran) lı yaşamakta ve şafii kürttürler.
Erzurum ili Hınıs ilçesi, Erence,Ovakozlu, Karaçoban ilçesi,Göller ve Duman köylerinde yaklaşık 7000 kişi civarında dılxeranlı yaşamaktadır. Dilleri kırmanç Kürtçesi olup şafii mezhebine bağlıdırlar, Önemli ailelerinin başında Mala hasan Davu ie mustafa Saliş aileleri geldiği iddia edilmektedir.
Memedé Kazım
*(1) Kaynak:1-Şerefname
2-Roger lescot (The yesidis)
3-M.İzzady
UYARI: Bu sitedeki bütün materyallerin her hakkı saklıdır. İzin alınmadan ve kaynak gösterilmeden alıntı yapılamaz ve kopyalamak suretiyle elektronik ortamda kullanılamaz ve kitaplaştırılamaz.
Not:Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir. Yazılan yorumlardan sitemiz hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz...
Bazi kürt asiretleri "rewan" geldiklerini söylerler, bu rewan dedikleri Revan Hanligidir
YanıtlaSilhttps://tr.m.wikipedia.org/wiki/Revan_Hanl%C4%B1%C4%9F%C4%B1
Şuanda ermenistan sınırları içerisinde olan erivan'dır. E devletteki soy agacında bazı büyüklerimin doğumu revan olarak gözükmekte.
YanıtlaSilBenim dedemin doğum yeri olarak da revan gözükmektedir.
YanıtlaSilIğdır hoşhaber beldesinde yaklaşık 400 kişi dılxeran aşiret üyesidir.
YanıtlaSilKars sarıkamış balıklı gulice de dılxeri vardir
YanıtlaSilDilheri aşireti Süleymaniye aşiretleri geldiğinde zaten Ağrı'da mevcuttu
YanıtlaSilBizde Erzurum da ikamet eden dılxeri mensubuyuz revan dan 1918 olayları üzerine Erzuruma yerleşmişiz
YanıtlaSilBu anlatılanlarin hepsine baktığımda Türkiye'de Kürt denilen bir ırk yok Arap isgallerinde bölgeye yayılmış İranlı ve Iraklı Kürtler içinde kürtleşen ve bunada Süleymaniye aşireti denilen bir yapıyla güneydoğu doğu Anadolu bölgesine yerleşen bir Arap topluluğu var zaten müzikler fenotip Arap toplumu olduğunu gösteriyor
YanıtlaSil